2025 Organ ve Doku Bağışı Değişiklikleri:
2025 yılı, organ ve doku nakline ilişkin hukuki çerçevede uzun süredir ihtiyaç duyulan kapsamlı bir dönüşümün hayata geçirildiği yıl oldu. 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanun’da yapılan değişiklikler ile Organ Nakli Hizmetleri Yönetmeliğinde yürürlüğe konulan yeni hükümler, hem bağış iradesinin açıklanması hem beyin ölümü sonrası süreçlerin yönetimi hem de elektronik sistemler üzerinden yapılan işlemlerin güvenliği açısından önemli yenilikler getirdi. Kanun ve yönetmelik birlikte okunduğunda, organ bağışı sisteminin dijitalleştiği, rıza süreçlerinin netleştirildiği ve bağışçıların yakınlarına yönelik sosyal karşılık mekanizmasının güçlendirildiği bir bütün ortaya çıkmaktadır.
1. Dijital Bağış İradesi ve Güvenli Kimlik Doğrulama
Yeni düzenlemeyle birlikte, organ bağışı iradesinin dijital ortamda, güvenli kimlik doğrulama araçları ile açıklanmasına resmî geçerlilik verilecektir. Kanun, e-Devlet Kapısı ve Sağlık Bakanlığı’nın bilişim altyapısını bağış iradesi için geçerli platformlar olarak tanımlamış; Yönetmelik ise bu çerçeveyi teknik düzeyde somutlaştırmıştır.
Artık:
Bağış beyanı e-Devlet veya e-Nabız üzerinden yapılabilmekte,
Giriş e-Devlet, mobil imza veya güvenli elektronik imza ile sağlanmakta,
İşlem iki aşamalı doğrulama ile tamamlanmakta,
Bağışçı beyanı yine aynı sistemler üzerinden değiştirebilmekte,
Bildirimler bağışçının belirlediği kişilere e-Nabız üzerinden yapılmaktadır.
Bu bütünleşik yapı, bağış iradesinin hem güvenilirliğini hem izlenebilirliğini artırarak sistemin teknik ve hukuki güvenliğini sağlamıştır.
2. Kişisel Verilerin Korunmasına Uygun Merkezî Kayıt Sistemi
Kanun, bağış beyanlarının KVKK’ya uygun şekilde Bakanlık bünyesinde tutulan merkezî kayıt sistemine işleneceğini hükme bağlamıştır. Yönetmelik ise bu kayıtların elektronik ortamda saklanması, doğrulama süreçleri ve erişim mekanizmalarına ilişkin teknik esasları belirleyerek sistemin veri güvenliği tarafını tamamlamıştır.
Bu değişiklikler, özellikle “bağış iradesi beyin ölümü gerçekleşene kadar üçüncü kişilere açıklanamaz” kuralı ile birlikte değerlendirildiğinde mahremiyetin güçlendirildiği bir yapıyı ortaya koymaktadır.
3. Yakınların Muvafakati ve İrade Açıklayıcı Kişinin Belirlenmesi
Önceden uygulamada belirsizlik yaratan yakınlara ilişkin muvafakat sıralaması, 2025 değişiklikleriyle kesin bir çerçeveye kavuştu. Bağış beyanının bulunmadığı durumlarda organ veya doku alınabilmesi için uygulanacak muvafakat hiyerarşisi hem kanunda hem yönetmelikte aynı doğrultuda düzenlenmiştir.
Eş → Reşit çocuklar → Ana veya baba → Kardeş → Yoksa herhangi bir yakın.
Yönetmelik ayrıca önemli bir yenilik daha getirmiştir:
Kişi, sağlığında, ölümünden sonra organ bağışı iradesini açıklamak üzere bir yakınını belirleyebilir veya bu kişileri sıralayabilir. Bu kişi, diğer yakınların aksi yöndeki görüşüne üstün tutulur.
Bu düzenleme, bağışçının iradesinin korunması ve aile içi anlaşmazlıkların engellenmesi açısından sistematik bir açıklık sağlamaktadır.
4. Beyin Ölümü Sonrası Tıbbi Uygulamalar: Organ Koruma Protokolleri
Yönetmelikle getirilen en teknik düzenleme, beyin ölümü sonrası organ koruma protokollerine ilişkindir. Buna göre:
Ölen kişi bağışçı değilse veya aile/vasi rızası yoksa organ koruma protokolleri derhal sonlandırılır.
Kişi bağışçı ise veya yakınları bağış yönünde irade açıklamışsa, organın nakline kadar verici bakımı ve organ koruma protokolleri devam ettirilir.
5. Bağışçı Yakınlarına Öncelik Mekanizması
Hem kanun hem yönetmelik, bağışçıların sosyal karşılığını güçlendiren bir düzenleme getirmiştir:
Bağışçıların eş ve birinci derece yakınlarına, organ nakline ihtiyaç duymaları hâlinde acil hastalardan sonra gelmek üzere öncelik tanınacaktır.
6. Bağış İradesi ile Çelişen Yakın Görüşleri ve Bağışçının Önceliği
Kanun, bağışçının sağlığında açıkladığı iradenin yakınlarının hilafına olsa dahi esas alınacağını açıkça düzenlemiştir. Bu, bağış iradesini aile itirazına karşı güçlendiren net bir hukuki üstünlüktür.
Yönetmelikteki düzenlemeler de bu ilkeye koşut olarak geliştirilmiştir.
Sonuç: Dijitalleşen, Netleşen ve Güçlenen Bir Organ Bağışı Sistemi
2025 reformu, organ ve doku bağışı hukukunda hem normatif hem teknik anlamda bütüncül bir dönüşüm yaratmıştır. Kanun genel çerçeveyi çizmiş; yönetmelik ise bu çerçeveyi tıbbi, teknik ve dijital boyutlarıyla ayrıntılandırmıştır.
Ortaya çıkan yeni sistem:
Dijital beyanı güvenli kılmış,
Rıza süreçlerini açık şekilde hiyerarşik hâle getirmiş,
Tıbbi uygulama protokollerini hukuken tanımlamış,
Veri güvenliği ve mahremiyeti güçlendirmiş,
Bağışçı ve yakınlarını önceleyen sosyal bir model kurmuştur.