İdare'nin Yatırmadığı Bedel Sebebiyle Mülkiyet Hakkı İhlaline İlişkin AYM Kararı
Anayasa Mahkemesi, 21/11/2024 tarihinde yaptığı toplantıda, Samsun Çarşamba’da başvurucuya ait 149 ada 13 parsel sayılı taşınmazın 439,68 m²’lik kısmının Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılmasına ilişkin bireysel başvuruyu incelemiştir. Başvurucu, taşınmazının kamulaştırılan kısmı nedeniyle üzerindeki yapıların kullanılamaz hale geldiğini, ancak kamulaştırma bedelinin (yapıların değeri dahil 526.358,40 TL) ödenmediğini ve bu durumun mülkiyet hakkını ihlal ettiğini iddia etmiştir. Dava, bedelin İdare tarafından yatırılmaması nedeniyle Çarşamba 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce 28/2/2020 tarihinde usulden reddedilmiştir.
Anayasa Mahkemesi, başvurucunun temyiz yoluna gitmeden bireysel başvuru yapmasını değerlendirmiş ve temyiz yolunun şikayeti gidermede etkili olmayacağını, yeni dava açmanın ise aşırı külfet yaratacağını belirterek başvuruyu kabul edilebilir bulmuştur. Esas incelemede, Anayasa’nın 46. maddesi gereği kamulaştırmada gerçek bedelin peşin ödenmesi gerektiği, ancak somut olayda taşınmazın İdare adına tescil edilmesine rağmen yapıların değeri dahil gerçek bedelin ödenmediği tespit edilmiştir. Bu durum, Anayasa’nın 13., 35. ve 46. maddelerine aykırı bulunarak mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verilmiştir. Makul sürede yargılanma hakkı iddiası ise Tazminat Komisyonuna başvuru yolu tüketilmediği için kabul edilemez bulunmuştur.
Mülkiyet hakkının ihlal edildiği oybirliğiyle kabul edilmiş; ihlalin giderilmesi için Çarşamba 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yeniden yargılama yapılması, ihlalin kanundan kaynaklandığı gerekçesiyle sorunun çözümü için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bildirimde bulunulması kararlaştırılmıştır. Başvurucunun tazminat talepleri, yeniden yargılamanın yeterli giderim sağlayacağı gerekçesiyle reddedilmiş; 446,90 TL harç ve 30.000 TL vekâlet ücreti olmak üzere toplam 30.446,90 TL yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine, ödemede gecikme olursa yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir. Kararın bir örneği Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
Somut olay, kamulaştırma sürecinde mülkiyet hakkının korunmasının ve idarenin yükümlülüklerini zamanında ve eksiksiz yerine getirmesinin anayasal bir zorunluluk olduğunu göstermektedir. Anayasa’nın 46. maddesi uyarınca kamulaştırılan taşınmazın gerçek bedelinin peşin ve eksiksiz ödenmesi gerekirken, başvurucunun taşınmazı Karayolları Genel Müdürlüğü adına tescil edilmesine rağmen, yapıların değeri de dahil olmak üzere kamulaştırma bedelinin ödenmemesi mülkiyet hakkının ihlali sonucunu doğurmuştur. Başvurucunun temyiz yoluna başvurmadan bireysel başvuru yapması, Anayasa Mahkemesi tarafından bu aşamada etkili bir giderim yolu kalmaması ve yeni bir dava açmanın başvurucu açısından aşırı bir külfet oluşturacağı gerekçesiyle kabul edilebilir bulunmuştur.
Anayasa Mahkemesi esas incelemesinde, idarenin bedeli ödemeksizin taşınmaza el koymasının ve malikin taşınmaz üzerindeki fiilî denetimini kaybetmesinin, Anayasa’nın 13., 35. ve 46. maddeleriyle güvence altına alınan mülkiyet hakkına aykırılık oluşturduğunu tespit etmiştir. Ayrıca, ihlalin sadece somut olaydan değil, aynı zamanda mevzuattan kaynaklanan yapısal bir sorunun sonucu olduğu değerlendirilerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bildirimde bulunulmasına karar verilmiştir. Bu yönüyle karar, sadece bireysel bir mağduriyetin giderilmesinin ötesine geçerek, kamulaştırma uygulamalarında yapısal değişiklik ihtiyacına da dikkat çekmektedir. Karar aynı zamanda, kamulaştırma süreçlerinde idarenin yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde bireysel başvurunun etkili bir hak arama yolu olarak kullanılabileceğini göstermesi bakımından da önem taşımaktadır.
Detaylar ve Karar için bakınız; https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2025/08/20250804-9.pdf